Antalya'nın Gazipaşa ilçesinde, bir lise öğrencisinin cinsel istismara uğradığı iddiası, hem yerel halkı hem de eğitim camiasını derinden sarstı. Olay, 13 Şubat Perşembe günü Aydıncık Mahallesi'nde meydana geldi. İddiaya göre, lise öğrencisi genç kız, okul servis şoförü A.K. tarafından cinsel istismara maruz kaldı. Aynı gün saat 18.30 sularında, mağdurun babası Gazipaşa İlçe Jandarma Komutanlığı'na başvurarak şikayette bulundu. Babanın ifadesine göre, kızı servis şoförü tarafından istismar edilmişti.
Şikayetin hemen ardından, Gazipaşa Cumhuriyet Savcılığı olayla ilgili soruşturma başlattı. Savcılığın talimatları doğrultusunda, şüpheli A.K. gözaltına alındı. Ertesi gün, yani 14 Şubat Cuma günü, Gazipaşa Adliyesi'ne sevk edilen A.K., çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Bu tür olaylar, toplumda büyük bir infial yaratırken, çocukların ve gençlerin güvenliği konusundaki endişeleri de artırmaktadır. Özellikle eğitim kurumlarına hizmet veren personelin, öğrencilerin güvenliğinden sorumlu olduğu düşünüldüğünde, bu tür iddialar daha da vahim bir hal almaktadır.
Antalya'da daha önce de benzer olaylar yaşanmıştı. Örneğin, 2016 yılında Kemer ilçesinde bir okul servis şoförü, üç kız öğrenciye cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla tutuklanmıştı. Olay, bir öğrencinin okul idaresine yaptığı şikayet üzerine ortaya çıkmış ve polis tarafından suçüstü yakalanan şoför tutuklanmıştı.
Yine 2016 yılında, Muratpaşa ilçesinde bir ilkokul öğrencisi, servis şoförü tarafından cinsel tacize uğradığı iddiasıyla ailesi tarafından şikayette bulunmuştu. Şoför, çıkarıldığı mahkemece tutuklanmıştı.
Bu tür olayların tekrarlanmaması için, yetkililerin ve eğitim kurumlarının daha sıkı denetimler yapması, personel alımında daha titiz davranması ve öğrencilere yönelik bilinçlendirme çalışmalarını artırması gerekmektedir. Ayrıca, ailelerin de çocuklarıyla açık iletişim kurarak, herhangi bir olumsuz durumda hemen yetkililere başvurmaları önemlidir.
Toplum olarak, çocuklarımızın ve gençlerimizin güvenliğini sağlamak, onları her türlü istismardan korumak hepimizin ortak sorumluluğudur. Bu tür üzücü olayların bir daha yaşanmaması dileğiyle, yetkililerin gerekli önlemleri alması ve halkın da bu konuda duyarlı olması büyük önem taşımaktadır.
Gönder