Bosnalı Sırpların lideri Milorad Dodik, Rusya ziyareti sırasında Sırp Cumhuriyeti'nin bağımsızlık, yani Bosna Hersek'ten ayrılma konusunda referandum düzenleyeceğini açıkladı. Dodik, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmek üzere St. Petersburg'da gitti. Ziyareti esnasında Kremlin'e bağlı TASS haber ajansına verdiği demeçte, ayrılık referandumu düzenleme planlarını doğruladı. Dodik'in bölgeyi ateşe atabilecek nitelikteki açıklamasını Sırbistan'ın kadim müttefiki Rusya topraklarında yapması ise dikkat çekiciydi. Nitekim, Moskova'nın Sırp hükümetine ve milliyetçi politikalara, bölgede NATO'nun etkisinin artmasını engellemek için destek verdiği aşikar.
Rusya'nın desteğiyle referandum kararını alan Dodik'in gerilimi artıracak çıkışını yalnızca üstü kapalı bir tehdit ya da gönderme olarak okumak eksik olacaktır. Bu noktada fiili adımlar da atılıyor. Haziran ayı başında "barışçıl ayrılma anlaşması" önerisini hazırlayacak bir çalışma grubu kurulmuş durumda. Ancak bu referandum stratejisinin daha önce Rusya'nın Ukrayna'nın doğusunda uyguladığı ve sonunda askeri bir işgal hareketine dönüştürdüğü biliniyor. Referandumdan evet çıkması halinde de Bosna Hersek yönetiminin Sırplara çatışma olmaksızın topraklarını bırakması doğal olarak mümkün değil. Belgrad'ın böylece "çatışmaları başlatan taraf biz değiliz" algısını oluşturarak meşruiyet yaratma çabası gerçekleştirdiği söylenebilir.
Tüm bu çerçeveler ışığında NATO'nun desteklediği bir Bosna Hersek ve Kosova'yla Rusya-İsrail ikilisinin arka çıktığı Sırp yönetiminin atacağı olası bir bağımsızlık referandumu adımı; Bölgeyi anlaşmadan önceki karanlık döneme götürebilir. Bu çerçevede hem ülkelerin liderlerinin hem de uluslararası savunma paktlarının yeni bir çatışma doğmaması için elinden geleni yapması gerekiyor.
Gönder